Gaziantep’in tarihi Bakırcılar Çarşısı’nda çekiç sesleri 500 yıldır susmazken, bu geleneksel sanatın en renkli ustalarından biri Yusuf Büyükçapa, yarım asrı aşkın süredir bakıra hayat veriyor. Babası Şaban Büyükçapa’nın yanında henüz 15 yaşındayken çırak olarak başladığı bakırcılık mesleğinde ustalaşan Yusuf Usta, bugün çarşının en neşeli, en sevilen simalarından biri.
TÜRKÜLER EŞLİĞİNCE ÇEKİCİNİ SALLIYOR
Yarım yüzyıldır elinden çekici düşürmeyen Büyükçapa, mesleğini yalnızca sürdürmekle kalmayıp ona kendi dokunuşunu da katmış. Gaziantep’e özgü türküler eşliğinde çekici ritimle bakıra vuran usta, hem sanatını icra ediyor hem de çarşıyı neşesiyle dolduruyor. Müşterileri arasında yerli ve yabancı turistlerin yanı sıra, özellikle takım logolarını işlediği eserleriyle taraftarlar da bulunuyor. Büyükçapa, klasik mutfak eşyalarının ötesine geçerek bakıra firma, siyasi parti ve kurum logolarını da özenle işliyor.
“GENÇLER ÖNCE PARA SORUYOR”
Baba mirası mesleğini yaşatmak için büyük bir özveriyle çalışan Yusuf Usta, yeni nesle de sitemli:
Bu işi 15 yaşında öğrendim, 50 yıldır severek sürdürüyorum. Babamdan öğrendiğim sanatı geliştirerek yeni modeller ortaya koyuyorum. Ancak gençler artık bu mesleğe ilgi göstermiyor. Geldiklerinde önce para soruyorlar, işin ustalığını öğrenmek ikinci planda kalıyor.
Gaziantep’in kültür hazinelerinden biri olan Bakırcılar Çarşısı’nda, bakırın her darbesinde yankılanan bir ustalık hikâyesi var: Yusuf Büyükçapa’nınkisi. Çarşıda bakıra yön verirken, söylediği türkülerle sadece bakırı değil, geçmişin izlerini de yaşatıyor.
