“Başbakan hakkında 37 dava dosyalanan bir kişiyi Bakan olarak atamak istedi”
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Başbakan Ersin Tatar'ın iddialarını cevapladı. Açıklama şöyle;Bakanlar kurulundaki değişiklikler konusunda Sayın Başbakan’ın iki gündür yanıltıcı açıklamaları nedeniyle kamuoyunu doğru bilgilendirmek zorunlu hale gelmiştir.
Sayın Başbakan, 19 Haziran 2020 Cuma günü, Turizm ve Çevre Bakanı ile Sosyal Güvenlik ve Çalışma Bakanı’nın yerine yeni atamalar öngören yazılı bir teklifi onayıma sundu. Bu görüşmede Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı Gürdal Hüdaoğlu ile Başbakanlık Müsteşarı Ömer Köseoğlu da hazır bulundu.Kendisine Turizm ve Çevre Bakanlığı’ndaki değişikliği onaylayacağımı ifade ettim. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na atamayı teklif ettiği Sayın Aytaç Çaluda’nın aynı Bakanlıkta müdür olarak görev yaptığı döneme ilişkin işlemleri nedeniyle, Meclis’te dokunulmazlığının kaldırıldığını anımsatarak, hakkındaki hukuki durumu öğrenmek üzere Başsavcı ile görüşme yapacağımı ilettim.
Sayın Başsavcı’yı hemen makamıma davet ederek, davalar ve hukuki süreçle ilgili bilgi aldım. Başsavcı’dan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na teklif edilen Milletvekilinin hakkında hazırlanmış olan dosyada 37 davanın olduğu ve davalar için de 15 Eylül tarihinin saptanmış olduğunu öğrendim. Bu bilgi ışığında, teklif edilen milletvekilinin bakanlığını onaylamamın mümkün olmadığını Sayın Başbakan’a bildirdim.Bütün bu gelişmeler yaşanırken ve henüz ben basın toplantımı da yapmadan önce, medyada süreç hakkında çeşitli haberler yayınlanmış, hatta atamasını onaylamadığım Sayın Aytaç Çaluda, bir televizyon kanalına telefonla bağlanarak veto edildiğini bizzat açıklamış durumdaydı.
Basın toplantımda gazetecilerin sorusu üzerine ben de gerçek durumu kamuoyu ile paylaştım. Sayın Başbakan, Pazar sabahı yaptığı yazılı suçlamanın ardından, bugün de bu yaşananlarla ilgili eksik bilgi vermenin yanı sıra, gerçeklerin kamuoyuna yansımış olmasından şahsımı sorumlu tutarak bunun etik bir davranış olmadığını ileri sürmüştür. Sayın Başbakan yazılı teklif getirdiği gerçeğini saklama yönüne giderek, bunu sadece istişare olarak nitelendirmektedir. Keşke Sayın Başbakan böylesi bir kararını yazılı bir teklif haline dönüştürmeden benimle gerçekten istişare etseydi. O zaman konu yazılı bir teklif haline dönüşmeden çözümlenmiş olabilirdi.
Ancak Sayın Başbakan, Cumhurbaşkanlığına ilk gelişinde Sayın Çaluda’nın atanmasında herhangi bir sakınca görmeyerek yazılı teklifinde ısrarcı olmuş, bu atamayı onaylamamamı kendisine yönelik bir haksızlık olarak nitelendireceğini söylemiştir.Benim Başsavcılık’tan aldığım görüş sonrasında onaylamayı reddetmem üzerine, değişikliği tek bakanla sınırlı tutan yeni bir yazılı teklifle ikinci kez Cumhurbaşkanlığına gelmiştir. Cumhurbaşkanı olarak partilerin iç işleyişleriyle ilgili benim herhangi bir müdahalem asla söz konusu olamaz. Hiçbir zaman bu konuda herhangi bir niyetim de, eylemim de söz konusu olmamıştır. Ancak parti içi hassasiyetler oluşması nedeniyle gerçeklerin çarpıtılarak Cumhurbaşkanının yalancı ve etik dışı davranan bir makam haline düşürülmeye çalışılmasına da göz yummamız asla mümkün değildir. Sayın Başbakan umarım bu yaşananlardan ders çıkararak, bundan böyle alacağı kararlarda konunun her yönünü önceden düşünerek değerlendirmelerde bulunur.
Bana göre asıl etik dışı davranış, gerçeklerin kamuoyu ile paylaşılması değil, bir bakanın haberi bile olmadan görevden alınmak istenmesi ve yerine, hakkında 37 dava dosyalanan bir kişinin dava konusu işlemlerin yapıldığı aynı bakanlığa bakan olarak atanmak istenmesidir. Kaynak: "Başbakan hakkında 37 dava dosyalanan bir kişiyi Bakan olarak atamak istedi"