KKTC’de artan suç ve suçlular nedeniyle cezaevindeki mahkum ve tutuklu sayısı 563’e ulaştı. Mahkum ve tutukluların büyük çoğunluğu uyuşturucu hırsızlık, tecavüz ve cinayetten cezaevinde bulunuyor
UYUŞTURUCU VE HIRSIZLIK: Merkezi Cezaevi’nde mahkum ve tutukluların yarısı uyuşturucu ve hırsızlıkla bağlantılı suçlardan yatıyor.563 mahkum ve tutuklunun 208’i uyuşturucudan; 60 kişi de hırsızlıkla bağlantılı suçlardan yatıyor
TECAVÜZ VE CİNAYET ARTTI: Cezaevindeki mahkum ve tutukluların yaklaşık yüzde 10’u cinayet veya tecavüzden içerde bulunuyor. Tecavüzden yatanların sayısı 35; cinayetten yatanların sayısı ise 37 olarak kayıtlara geçti
TRAFİK CİDDİ SORUN: KKTC’de en önemli sorunlar arasında yer alan trafikle ilgili rakamlar da cezaevindeki mahkum ve tutuklu sayısına yansıdı. Trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle 21 kişi cezaevinde yatıyor
SİSTEM ÇÖKTÜ: Mahkum ve tutuklu sayısındaki hızlı artış Merkezi Cezaevi’nin fiziki açıdan miadını doldurduğu gerçeğini bir kez daha ortaya çıkardı. Çocuk yaştaki mahkum ve tutuklular yetişkinlerle bir arada 10 metrekare koğuşta 45 kişi kalıyor
Devrim DEMİR
Artan suç ve suçlular nedeniyle cezaevinde mahkûm ve tutuklu sayısı ilk kez 500’ü aşarak 563’e ulaştı.
208 kişi uyuşturucu suçundan, 5 kişi adam öldürmeye teşebbüsten, 17 kişi tecavüzden, 37 kişi katillikten, 21 kişi ölümlü kazadan, 5 kişi ağır yaralamadan, 18 kişi 16 yaşından küçük çocuğa tecavüzden, 60 kişi dükkân açma ve ev açma suçlarından cezaevinde. Farklı suçlarda da içerde onlarca kişi yargılanmayı bekliyor.
Bina eski, mahkûmlar sıkıntıda
Merkezi Cezaevi’nde artan mahkum ve tutuklu sayı nedeni ile hem gardiyanlar hem de mahkûmlar sıkıntılı günler geçiriyor.
Lefkoşa Organize Sanayi Bölgesi’nde 1982 yılında inşa edilen Merkezi Cezaevi, 172 yatak kapasitesi ile artan nüfus karşısında ihtiyaca cevap veremez duruma geldi.
10 metrekare odada 45 mahkûm, sıhhi olmayan bir ortamda kalıyor. Merkezi Cezaevi’nde ranza sayısı çiftlenerek arttı, yine yetmedi. Biri kadınlar koğuşu olmak üzere ek 4 ayrı bina daha inşa edildi.
Sağlık tehdidi var
Mahkumların en büyük derdi cezaevinin hijyen koşullarının yetersiz olması.
Aşırı yoğunluk nedeniyle, ranza sistemine geçen cezaevi yönetimi, yapılan takviye ve yeniliklere rağmen sıkıntıları çözemiyor. 7 ve 8 metrekarelik odalarda 8-10 kişi kalıyor.
Mahkûmlar çoğu zaman nefes almakta zorluk çekerken, odaların küçük ve dar oluşu sağlığı tehdit ediyor.
İnsani koşullardan yoksun
Merkezi Cezaevi’nde banyo ve tuvaletleri ne kadar ek takviye ile yenilenmeye çalışılsa da, binanın eski oluşu izin vermiyor.
Mahkûm ve tutukluların kullanmakta olduğu tuvaletler ve duşlar içler acısı durumda. Lağım kokusu içinde banyo yapan mahkûmların en büyük şikâyeti tuvaletlerin artık kullanılmayacak kadar kötü durumda olması.
Cezaevinde mahkûmların yaşadığı koşullar tam insani koşullardan çok uzakta.
Çamaşırlarını da banyo yaptıkları yerde yıkamak zorunda kalan mahkûmlar, çamaşırlarını ya hava aldıkları 10 metrekarelik alanda veya yattıkları oda da kurutmak zorunda.
Hükümlü tutuklu ayrımı yapılamıyor
Cezaevinde suçların çeşitliliğine göre mahkûmlar ayrı ayrı koşul yetersizliği nedeniyle ayrılamıyor. Cinayet işleyen bir mahkûmla, mazbata borcundan cezaevine giren mahkûm aynı odada kalıyor.
Çocuklar yeni suçlar öğrenerek tahliye oluyor
Çocuk suçluların da durumu farklı değil. Cezaevine hırsızlık nedeniyle yaşları 14 ve 17 arasında değişen, 18 yaş altı beş çocuk mahkûm bulunuyor.
Uyuşturucu, katillik veya tecavüz suçlarından mahkum olanlarla aynı ortamı paylaşan çocuk suçlular yeni suçlar öğrenerek cezaevinden tahliye oluyor. Cezaevinden tahliye olan birçok çocuk bir zaman sonra başka bir suçtan tutuklanıyor.
Türkmen: Bina eski, çalışanlar sıkıntıda
Havadis’e konuşan Hak-Sen Genel Başkanı İzzet Türkmen, cezaevinin insani koşullardan uzak bir ortam olduğunu söyledi. Merkezi Cezaevi’nde dün itibarı ile 563’ü aşkın mahkûm ve tutuklu olduğunu kaydeden Türkmen, mahkumların ve çalışanların en büyük derdinin ceza evinin hijyen koşullarından yoksun olduğunu belirtti.
Türkmen, “Aşırı yoğunluk nedeniyle ranza sistemine geçmemize rağmen sıkıntıları aşamıyoruz çünkü bina eski. Merkezi Cezaevi ilk kez 563 rakamını görürken, sayı azalacağına her geçen gün artmakta. Koğuş sıkıntısı nedeniyle, bazı koğuşlarda rakam 65 olurken, mahkûmlar yerlerde yatıyor. Mahkûmlar çoğu zaman nefes almakta zorluk çekerken, odaların küçük ve dar oluşu sağlığı tehdit ediyor” dedi.
“İnsanlık dışı bir durum yaşanıyor”
Mahkûmların yemek yedikleri, televizyon izledikleri, tuvalet ve banyo kullandıkları yaşam alanlarının insanlık dışı olduğunu ifade eden Türkmen, fiziki yapıdan dolayı suç ayrımı yapılamadığını söyledi.
Mahkûmların aşırı yoğunluk nedeniyle küçük bir odayı paylaştıklarını ifade eden Türkmen, sağlık sorunlarının yaşandığını mahkûm ve tutukluların yanı sıra cezaevi çalışanlarının yasada olmasına rağmen sağlık kontrolünden geçirilmediğini dile getirdi.