Öğretmen adayları yeni atama sürecine girerken, geçen ekim ayında yapılan sözleşmeli öğretmenlik atamalarında torpil iddialarını güçlendiren mülakat puanlamasından vazgeçilmesini istiyor. Mülakatta geçti-kaldı ile KPSS puanına göre atama isteyen öğretmenler MEB’e çağrıda bulunurken, Bakan İsmet Yılmaz’ın, “Gitmeyenin yerine başkasını atayabilmem için derecelendirmeye ihtiyacım var” demesi tepki topladı.
Sürecin başından beri konuyla yakından ilgilenen CHP Bursa Milletvekili Dr. Ceyhun İrgil KHK ile çıkarılan mülakatla sözleşmeli atama düzenlemesinin mağduriyetten başka bir şey getirmediğini ifade ederek “Mülakatla atamada ısrarcı olmalarının tek anlamı olabilir, adalet ve kul hakkını umursamıyor ve torpile dayalı sistem istiyorlar” dedi.
“20 BİN İNSANIN KADERİYLE OYNAMAYIN”
TBMM Eğitim Komisyonu üyesi CHP’li İrgil, yaptığı açıklamada MEB’in her aldığı kararla öğretmenlerin psikolojisini bozduğunu belirterek şunları söyledi:
“Kadrolu atama yerine mülakatla, 6 yıl çakılı sözleşmeli atamaya en başından beri karşı çıktık. Ama madem bu şekilde atama yapılacak bari bunu adilane gerçekleştirin. Adayların istediği şu; sağlam temellere oturmayan, sübjektif, göreceli puanlama yerine mülakatta geçti-kaldı denilsin. Geçenin yedeği olsun, atanıp da gitmeyenin yerine asillerin ataması bitince en yüksek KPSS’liden başlamak üzere yedekten atama yapılsın. Bunun yapılamayacak bir tarafı yok. 20 bin insanın kaderi, geleceği, emekleri bakanın iki dudağı arasında. MEB’i uyarıyoruz; mülakatla, birkaç kişinin vereceği puanlarla öğretmen alımından vazgeçin. Bu torpilci anlayışı bırakın. Adalet ve kul hakkına saygı duyun.”
ÖĞRETMENLİĞİN İTİBARINI DÜŞÜRMEYİN
Sözleşmeli öğretmenlik uygulamasının öğretmenlerin itibarını sarstığını belirten Dr. İrgil şu ifadelerde bulundu:
“Yıllardır ataması yapılmayan onbinlerce öğretmen, geçim derdi ve çevresine karşı boynu bükük dolaşmaktan yıldığı için sözleşmeli öğretmenlik kapsamında atanmaya razı oldu. Ama ne oldu; ter döküp yüksek puan aldığı KPSS ile değil, torpil şaibelerinin alıp yürüdüğü mülakatta atanamayınca yine boynu bükük kaldı. MEB’in yapması gereken öğretmenlik mesleğinin itibarını düşürmek değil, yükseltmektir ve buna yönelik adil ve eğitimcinin tarafında düzenlemelerdir.”
Atanamayanlar kadar sözleşmeli atanan öğretmenlere bile mağduriyet yaşatıldığını belirten İrgil, MEB’in 6 yıl çakılı hizmette ısrarının birçok aileyi perişan ettiğini söyledi ve ekledi: “Bakanlık sözleşmeli atamaları gerçekleştirirken aile bütünlüğü kavramını gözetmeden, evli öğretmenleri farklı şehirlere gönderdi. Önlerine gelen evrakları dahi doğru düzgün incelemeden yapılan bu atamalar sonucu şimdi insanlar çocuklarını göremiyor.”
GÜNCEL
23 Aralık 2024GENEL
23 Aralık 2024KIBRIS
23 Aralık 2024GÜNDEM
23 Aralık 20243. SAYFA
23 Aralık 20243. SAYFA
23 Aralık 20243. SAYFA
23 Aralık 2024