Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyine başlattığı Barış Pınarı Harekâtı, ekonomide de etkisini hissettirmeye başladı. Dolar, mayıs ayından bu yana ilk kez 5.90 TL seviyelerini gördü

AĞUSTOS KRİZİNİN BENZERİ Mİ?: Barış Pınarı Harekâtı sonrasında dövizde yaşanan hareketlilik, Türk Lirası kullanılan ülkemizde, ‘2018 yılının ağustos ayında yaşanan döviz krizinin bir benzeri mi geliyor?’ sorularını da beraberinde getirdi, vatandaş paniğe kapıldı

“KRİZ POTANSİYELİ HEP VAR”: Ekonomist Mahmut Sezinler, Türkiye’nin, Barış Pınarı Harekâtı’ndan bağımsız olarak, son yıllarda her zaman için geçerli bir kriz potansiyelinin olduğunun zaten var olduğunu söyleyerek, bunun üzerine Suriye’nin kuzeyine yapılan harekât da eklenince, kriz olasılığının derinleştiğini belirtti

“FAKİRLEŞECEĞİZ”: Türkiye’de yaşanacak olası bir ekonomik krizden, her konuda Türkiye’ye bağımlı olan KKTC’nin ciddi anlamda etkileneceğini söyleyen

Sezinler, bunun KKTC halkına, enflasyon, hayat pahalılığı ve fukaralık olarak geri döneceğini belirterek “Fakirleşeceğiz. Parasal olarak alabileceğimiz hiçbir önlem yok” dedi

 

Türkiye’de yaşanan ekonomik krizler ve Türk Lirası’nın döviz karşısındaki değer kaybı, kaçınılmaz bir son olarak ülkemizi de etkisi altına alıyor.

2018 yılının Mayıs ayında, Türk Lirası’nın değer kaybetmesiyle yükseliş trendine geçen döviz, aynı yılın Ağustos ayında zirve yapmış ve KKTC’de de en çok kullanılan ikinci para birimi olan Sterlin 9 TL’ye dayanmıştı.

Bu gelişmeler üzerine, 4’lü koalisyon hükümetinin, bakanlar kurulu toplanarak, dövize karşı uygulanacak 23 maddelik bir önlem planı hazırlamış, tapu harçlarında ve birçok ürün kaleminde KDV indirimine ve kur sabitlemeye gidilmiş, buna rağmen, gıda, akaryakıt, ulaşım ve temizlik gibi birçok hayati ürün kaleminde istenilen fiyatlara ulaşılamamıştı.

Konuyla ilgili Havadis’e değerlendirmelerde bulunan Havadis yazarı Ekonomist Mahmut Sezinler, Türkiye’de yaşanacak olası bir ekonomik krizden, her konuda Türkiye’ye bağımlı olan KKTC’nin ciddi anlamda etkileneceğini söyleyerek, bunun KKTC halkına, enflasyon, hayat pahalılığı ve fukaralık olarak geri döneceğini belirtti ve ekledi “Kısacası fakirleşeceğiz”

Piyasalardaki dalgalanma şiddetlenebilir

2018 yılının ağustos ayında yaşanan döviz krizinde, ülkemizde hemen her ihtiyaç kaleminde yükselen fiyatlar, dövizin düşmesinden sonra da yüksekliğini korumuş, fiyatlar krizden önceki rakamlara inmemişti.

Türkiye’nin, Suriye’nin Kuzeyine yönelik başlattığı Barış Pınarı Harekâtı sonrasında Türk Lirası’nda değer kaybı yaşanması ve dövizin hareketlenmeye başlaması, Türk Lirası kullanılan ülkemizde, “2018 yılının Ağustos ayında yaşanan döviz krizinin bir benzeri mi geliyor?” sorularını da beraberinde getirdi.

Türkiye’deki ekonomistlere göre, ABD Senatosu’ndan Türkiye’ye ilişkin olası bir yaptırım kararı çıkması, operasyonun uzaması ve uluslararası toplumdan yükselen tepkilerin artması halinde, piyasalardaki dalgalanma şiddetlenebilir ve Türkiye ekonomisindeki sıkıntılar artabilir.

 

Sezinler: Harekât olmasaydı da kriz kapıdaydı

Havadis yazarı Ekonomist Mahmut Sezinler, Türkiye’nin, Barış Pınarı Harekâtı’ndan bağımsız olarak, genel anlamda işsizlik ve doğrudan yatırım oranlarına bakıldığında, son yıllarda her zaman için geçerli bir kriz potansiyelinin olduğunun zaten var olduğunu söyleyerek, bunun üstüne bir de Suriye’nin kuzeyine yapılan harekât eklenince, kriz olasılığının daha da derinleştiğini ifade etti.

Sezinler, Suriye’nin kuzeyine yapılan harekâtla ilgili, Türkiye’nin haklılığını teslim eden ülke sayısının bir-iki gelişmemiş ülkeyle sınırlı kaldığını hatırlatarak, gerek AB ve ABD, gerekse Almanya gibi gelişmiş ülkelerin destek vermeyen tavrından dolayı, Barış Pınarı Harekâtı’nın genel anlamda haklı görülmeyen bir harekât olmasının ekonomik açıdan daha da sıkıntılı bir durum ortaya çıkarttığını belirtti.

 

“Trump’ın tweetleri dünyayı yönetiyor”

ABD Başkanı Donald Trump’ın, sosyal paylaşım platformu Twitter’dan yaptığı açıklamaların dünyayı yönetir noktaya geldiğini belirten Sezinler, bir de ABD senatosunun Türkiye aleyhine almış olduğu kararların, olası bir ekonomik krizin geliş süreci hızlandırdığını ifade etti.

Sezinler “Örneğin, bu gün gelen haberlere göre, Volkswagen, Türkiye’ye yapacağı doğrudan yatırım kararını ertelediğini duyurdu. Bu çok önemli bir gelişmedir. Çünkü biz ekonomistlerin de yıllarca söylediği gibi, bu gibi dışarıdan ve doğrudan gelen yatırımlara ülkelerin, özellikle de Türkiye’nin çok ihtiyacı var. Volkswagen bu yatırımı ertelemesi, ekonomide çok ciddi bir negatif moral motivasyon oluşmasına sebep oldu” dedi.

 

“Türkiye’deki olası kriz bize fukaralık olarak döner”

Türkiye’de yaşanacak olası bir ekonomik krizden, her konuda Türkiye’ye bağımlı olan KKTC’nin ciddi anlamda etkileneceğini söyleyen Sezinler, bunun KKTC halkına, enflasyon, hayat pahalılığı ve fukaralık olarak geri döneceğini belirterek “Kısacası fakirleşeceğiz” dedi.

“Parasal olarak alabileceğimiz hiçbir önlem yok. Türk Lirası kullanıyoruz ve paranın kontrolü bizde değil” diyen Sezinler, 2018 yılının Ağustos ayında yaşanan döviz krizinden sonra, dönemin 4’lü koalisyon hükümetinin aldığı fakat hayata geçiremediği önlemlerin bu gün hayata geçirilmesi durumunda kısmen iyileşme olabileceğini ama maliyenin bütçesinin kısıtlı olmasından dolayı bunun da zor bir ihtimal olduğunu söyledi.

Sezinler “Maliye politikalarıyla böyle bir krizin atlatılacağı da çok gerçekçi değildir. Çünkü bu da ödemeler dengesinde sorunlar yaratır ve Türkiye’den kaynak gelmesi gerekir. Ama bu ne kadar gerçekleşir bilemiyorum. Çünkü Türkiye’nin durumu zaten parlak değil. KKTC olarak bizim de TL üzerindeki otoritede payımız ve rolümüz yok” dedi.