Başbakan Tufan Erhürman, Türk Lirası’nın döviz karşısında değer kaybetmesinin bütçede de açık yarattığını kaydederek, “Ekonomiyi Türkiye ile birlikte ele almamız, bunu 2019’daki protokol bağlamında da yapmamız gerek. Randevu talebinde bulunduk” dedi.
KKTC’deki yapısal sorunların nasıl ortadan kaldıracağı konusundaki görüşlerini Türkiye Cumhuriyeti’nden yetkililerle paylaşacaklarını, bütçedeki açığın nasıl kapatılacağı konusunda da Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte çalışacaklarını kaydeden Erhürman, “Bu söylediğim, Türkiye’den bir şey isteyeceğiz, istemeyeceğiz düzeyinde değil. Hemen öyle yansımasın” şeklinde konuştu.
Dövizdeki dalgalanmanın hükümetin kontrolünde olmadığını, bunu herkesin bildiğini ama bazılarının bilmezden geldiğini söyleyen Başbakan, “Yaşanan gelişmeleri kimse siyasi amaçlarla kullanmaya kalkmasın. Bunlar çok ucuz taktikler olur ve hiçbir sonucu da olmaz” dedi.
Siyaseten didişmek yerine aynı gemide olunduğunun bilinciyle hareket edilmesini isteyen Başbakan Tufan Erhürman, “Yaşadığımız ciddi ekonomik sıkıntıyı hep birlikte nasıl aşacağımız konusuna odaklanmamız gerek” şeklinde konuştu.
Başbakan Tufan Erhürman, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile haftalık olağan görüşmeleri kapsamında bir araya geldi. Erhürman, görüşme sonrasında basına açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı ile görüşmelerinde iki temel başlık üzerinde durduklarını belirten Erhürman, konu başlıklarını “BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Kıbrıs sorunu için görevlendirdiği geçici danışman Jane Holl Lute’un ziyareti sonrasındaki gelişmelerle” “ekonomideki gelişmeler” olarak aktardı.
LUTE’UN ZİYARETİNİN ARDINDAN…
Başbakan Erhürman, “Sayın Lute’un ziyaretinin ardından Kıbrıs sorunu çerçevesinde ortaya çıkma ihtimali olan gelişmeleri değerlendirdik” dedi.
Lute’un görüşmelerini henüz tamamlamadığını, raporunu hazırlamadığını anımsatan Erhürman, şunları kaydetti:
“Sayın Cumhurbaşkanı zaten bizimle görüşme notlarını paylaşmıştı. O notlar üzerinden konuştuk. Eylül’den sonra nasıl bir ihtimalle karşı karşıya olduğumuzu değerlendirdik. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne baktığımızda, Rum basınına baktığımızda orada eylülden sonra bir hareketlenme beklentisi olduğu görülüyor. Bunun ne derece gerçekçi bir beklenti olduğu konusunda görüş alışverişinde bulunduk, değerlendirmeler yaptık. Türkiye Cumhuriyeti’nin görüşme notları da yakında elimize ulaşacak. Bunun üzerinden de daha ayrıntılı değerlendirmeler yapacağız. Şu an eylül sonrası beklenti düzeyi konusunda bir şey söylemek için erken.”
“EKONOMİDEKİ GELİŞMELERİ DE DEĞERLENDİRDİK”
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile ekonomide son dönemde yaşanan gelişmeleri de değerlendirdiklerini belirten Erhürman, şöyle devam etti:
“Dün akşam itibarıyla ABD Başkanı Trump’ın yaptığı açıklama üzerine Türk Lirası yeniden dolar karşısında ciddi bir değer kaybına uğradı. Tüm bu değer kayıpları da doğrudan doğruya ekonomimize yansıyor. Elbette bununla ilgili almaya çalıştığımız tedbirler oldu. Hala bir şeyler üzerinde çalışıyoruz ama herkes biliyor, kimileri de bilmezden geliyor ama bu çok açık şekilde ortadadır ki bu dalgalanmalar bizim kontrol edebileceğimiz şeyler değil.”
Türkiye Cumhuriyeti’nden randevu talepleri olduğunu da açıklayan Başbakan Erhürman, “Türkiye Cumhuriyeti yetkilileri ile görüşme niyetindeyiz. Ekonomide birlikte neler yapabileceği noktasında değerlendirmelerde bulunacağız. Zaten 2019’daki protokolle ilgili ön görüşmeleri de tamamlamamız lazım. Sayın Akdağ döneminde başlamıştık ama Türkiye Cumhuriyeti’ndeki seçimden sonra henüz yeni muhatabımızla bu konuları görüşemedik” şeklinde konuştu.
BÜTÇEDEKİ AÇIK…
Türk Lirasının döviz karşısında değer kaybetmesinin bütçede de bir açık yarattığını belirten Başbakan, şunları kaydetti:
“Bu açığın nasıl kapatılacağı konusunda Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte çalışacağız. Türkiye Cumhuriyeti’nden bir şey isteyeceğiz, istemeyeceğiz düzeyinde değil söylediğim. Hemen öyle yansımasın. Ekonomiyi birlikte ele almamız, bunu 2019’daki protokol bağlamında da yapmamız lazım.”
“BU GELİŞMELERİ KİMSE SİYASİ AMAÇLARLA KULLANMAYA KALKMASIN… UCUZ TAKTİK OLUR, SONUCU DA OLMAZ”
Erhürman, sözlerini söyle sürdürdü:
“Akaryakıttaki, elektrikteki, fiyat ayarlaması, zam, dövizdeki yükselmeden ve ithalattaki fazlalıktan kaynaklanıyor. Bunu hepimiz bildiğimize göre, aynı gemide olduğumuzun farkında olarak neler yapabileceğimizi masaya yatırmalıyız. Nitekim masaya yatırdık.
Reel Sektör Danışma Kurulu’nu, Sendikal Platformu topladık. Bu çevrelerle görüşmeler yaptık ve bu görüşmeler belli bir olgunluk çerçevesinde gerçekleşti. Dövizin yükselmesinde bu kadar çok etkilenmemize neden olan bir takım yapısal sorunları nasıl ortadan kaldıracağımız konusundaki görüşlerimizi oluşturduk. Dosyaları hazırladık. Bunları Türkiye Cumhuriyeti ile de paylaşacağız ve bu alandaki adımları cesaretle ve kararlılıkla atacağız.
Ekonomide, bizim kontrolümüz dışında yaşanan gelişmeleri kimse siyasi amaçlarla kullanmaya kalkmasın. Bunlar çok ucuz taktikler olur ve hiçbir sonucu da olmaz. Şu anda siyaseten birbirimize didişmek yerine yaşadığımız ciddi ekonomik sıkıntıyı aynı gemide olduğumuz bilinciyle, hep birlikte nasıl aşacağımız konusuna odaklanmamız gerek diye düşünüyorum. Sayın Cumhurbaşkanı ile bu konuyu da değerlendirdik.”
GÜNCEL
23 Kasım 2024GENEL
23 Kasım 2024KIBRIS
23 Kasım 2024GÜNDEM
23 Kasım 20243. SAYFA
23 Kasım 20243. SAYFA
23 Kasım 20243. SAYFA
23 Kasım 2024