ÜNİVERSİTELİ ÖĞRENCİLER FUHUŞ YAPIYOR İDDİASI GÜNDEME BOMBA GİBİ DÜŞTÜ – KIBRIS GERCEK
yurtdışından KKTC üniversitelerinde okumak için gelen öğrencilerin okul harçlarını karşılayamadığı ve kaçak olarak birçok sektörde çalıştığı öne sürüldü
İsmail VOLKAN
Ülkemizde kayıt dışı iş gücünün büyük çoğunluğunu üniversite öğrencilerinin oluşturduğu öne sürüldü. 93 bin üniversite öğrencisinden yaklaşık 20 bininin kaçak olarak ülkemizdeki farklı sektörlerde çalıştığı iddia edildi.
Söz konusu öğrencilerin, kaçak iş gücü olmalarının yanı sıra kaçak öğrenci konumunda da olduğu bildirildi.
Üniversiteye kayıt yaptırarak ülkemizde öğrenci statüsüyle bulunan bu kişiler, okul harçlarını yıl içerisinde ödeyemediği için “kaçak öğrenci” konumuna düştü.
Türkiye ve özellikle üçüncü ülkelerden KKTC’ye öğrenci olarak gelenlerin, günlüğü 35- 40 TL’ye inşaatlarda, restoranlarda, kafelerde çalıştığı öne sürüldü.
Fuhuş iddiası!
İddiaların en can yakıcı ve ilginç olanı ise, bazı öğrencilerin “okul harcını karşılamak veya harçlığını çıkarmak” gerekçesiyle fuhuş yaptığı bilgisiydi.
Konuyla ilgili durumdan rahatsız olan bazı öğrenciler gazetemize başvurarak, sorunlarını anlattı.
İsimlerini vermek istemediğini belirten bu öğrenciler, ülkelerinden buraya aracılar vasıtasıyla getirildiklerini ve aracıların kendilerini kandırdığını savundu.
Aracılar 500 dolar öğrenciden 500 dolar okuldan vuruyor!
KKTC’ye getirmek için aracıların kendilerinden 500 dolar komisyon aldığını anlatan öğrenciler, aracıların aynı zamanda öğrenci buldukları okullardan da kişi başına 500 dolar aldığını iddia etti.
Bazılarının ülkelerine dönmek için cebinde uçak bileti dahi alacak parası olmadığını ifade eden öğrenciler, ciddi anlamda sorunlar yaşadıklarını aktardı.
Aracıların kendilerine KKTC’nin AB ülkesi ve çok fazla iş imkanı olduğunu söylediğini belirten öğrenciler, içerisinde bulundukları zor durumdan nasıl kurtulacaklarını bilmediklerini kaydetti.
“Aileme okuyamadım geri geldim diyemem”
Öğrencilerden bir tanesi içinde bulunduğu durumu şöyle anlattı:
“Ailem benim buraya gelmem için tüm parasını harcadı. Burada hem çalışıp hem okuyabileceğimi düşünmüştük ancak, beklediğimiz gibi olmadı hiçbir şey. Onlar benim burada okuduğumu düşünüyor ama onlara doğruyu söyleyemiyorum. Okulu bir buçuk yıldır dondurdum ve nerde iş bulsam çalışıyorum. Aileme okuyamadım geri geldim diyemem. Kazandığım parayla da zaten ucu ucuna geçiniyorum okulu yine ödeyemiyorum. Planım yazda para biriktirip önümüzdeki yıl yeniden kayıt olup okulu bitirmek.”
Öztürkler: Bazı şikayetler alıyoruz ancak, belirtilen rakam çok fazla
Konuyla ilgili gazetemize açıklama bulunan Yüksek Öğretim ve Dış İlişkiler Dairesi Müdürü Ziya Öztürkler, durumla ilgili bilgileri olduğunu ancak, iddia edilen 20 bin rakamının fazla olduğunu söyledi.
Öztürkler, öğrencilerin devamsızlık durumlarıyla ilgili Eğitim Bakanlığı’nın bilgisi olmadığını belirterek, konuyla ilgili üniversitelerin gerekli önlemleri aldığını kaydetti.
Öğrencilerin zorlu şartlarda düşük ücretlerle çalıştığıyla ilgili kendilerine de şikayetler geldiğini anlatan Öztürkler, konuyla ilgili bir tüzük hazırlandığını ve önümüzdeki günlerde yürürlüğe girmesini hedeflediklerini anlattı.
Tüzükte öğrencilerin ülkeye her giriş çıkış yaptığı esnada sağlık belgesi ve öğrenci belgesi zorunluluğunun getirildiğini kaydeden Öztürkler, Eğitim Bakanlığı, Başbakanlık, İçişleri Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, iki ayı aşkın süre gerekli çalışmayı yapıp bu konularla ilgili kararlar ürettiğini belirtti.
“Konunun KKTC yüksek öğrenimine zarar vermek için gündeme getirildiğine inanıyorum” diyen Öztürkler, konuyla ilgili en yakın sürede resmi açıklama yapılacağını aktardı.
Elcil: Üniversiteler “başıboş” kaldı
Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Şener Elcil, üniversitelerin ülkeye para getiren bir sektör olarak görüldüğünü, bu nedenle de para kazanma arzusunun her zaman ön planda olduğunu söyledi.
Üniversitelerin sayısının değil verdiği eğitimin kalitesinin önemli olduğunu vurgulayan Elcil, şu anda bekleyen 17 üniversite başvurusu olduğunu kaydetti.
Yüksek öğrenimi kontrol edebilen bir kurum olmadığını savunan Elcil, yeni Yüksek Öğrenim Yasası’yla birlikte YÖDAK’ın da politize edildiğini belirterek, üniversitelerin “başıboş” kaldığını öne sürdü.
“Para kazanılan bir sektör durumuna getirdiler okulları”
Elcil, “İyi niyetli olmayan ve her şeyi para kazanmak olarak gören bazı çevreler, adanın kuzeyinin uluslararası tanınmamışlığının getirdiği avantajdan da faydalanarak, illegal para kazanılan bir sektör durumuna getirdiler okulları. 93 bin öğrenciden bahsediliyor. Araştırmalarımıza göre bunların 20 bininin okula gitmediğini tahmin ediyoruz” dedi.
Ülkemize gelen bu genç nüfusun, ucuz iş gücü olarak kullanıldığı gibi aynı zamanda insan ticareti ve fuhuş sektörüne de hizmet ettiğini öne süren Elcil, “Özellikle bize ulaşan bir kısım bilgiler. Öğrencilerin bir kısmının trajedi yaşadığını göstermektedir. Buradan üniversitelere çağrı yapmak isterim. Okula kaydolup gitmeyen kaç öğrenci var açıklansın. Yaşanan bu trajediden onlar, ilgili bakanlar ve siyasiler sorumludur.”
“21’inci Yüzyıl’da çağdaş kölelik yapıyorlar. Bu bir insanlık suçudur”
Yasalar çerçevesinde derhal harekete geçilmesi gerektiğini söyleyen Şener Elcil, “Sektörün oluşmasına, öğrencileri para kazanılan bir şey olarak gören anlayışa fırsat yaratan mevcut hükümetlerdir. Öğrenci simsarlığı yaratıldı. Bu simsarlar öğrenci değil ucuz iş gücü sağlıyorlar. Bu bir insanlık suçudur. Kesinlikle bunların üstüne gidilmesi gerekli” şeklinde konuştu.
Öğrenci sayısının övünülecek bir mesele olmadığını ifade eden Elcil, “Çünkü bu rakamın bir miktarı şu anda öğrenci değil. Barlarda, gece kulüplerinde, inşaatlarda çalışıyorlar... Hem de çok ucuza. 21’inci Yüzyıl’da çağdaş kölelik yapıyorlar ve buna göz yumuluyor” dedi.
Güçlüsoy: Öğrencilerin bu konuda şikayet etme hakkı yok
Öğrencilerin özel çalışma izini çıkararak çalışabilme imkanı olduğunu söyleyen İçişleri Bakanlığı Genel Koordinatörü Durali Güçlüsoy, “Öğrenciler eğer isterlerse onların da yasal çalışma hakkı var” şeklinde konuştu.
Güçlüsoy, bazı öğrencilerin okulu bırakarak kaçak olarak çalıştıkları yönünde kendilerinin de duyumlar aldığını belirterek, bu öğrencilerin çok düşük maaşlara çalıştığını kaydetti.
Konuyla ilgili herhangi bir araştırma olmadığını belirten Güçlüsoy, ifade edilen rakamların doğru olmadığını, resmi bir rakamın da bulunmadığını aktardı.
Yeni bir tüzük hazırlandığını ve devamlılık, ikamet adresi bilgilendirmek gibi öğrencilere zorunluluk getirildiğini ifade eden Güçlüsoy, öğrenci izinleriyle ilgili de bir çalışma yaptıklarını kaydetti.
Uygulamanın önümüzdeki dönem yürürlüğe gireceğini kaydeden Güçlüsoy, ülkeye gelen öğrencilerin sağlık belgelerini sunarak, giriş esnasında sağlık raporları gösterme zorunluluğu getirildiğini belirtti.
Öğrencilerin disiplin altına alınmasının hedeflendiğini anlatan Güçlüsoy, çalışmayı YÖDAK, İçişleri Bakanlığı, Eğitim Bakanlığı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın yürüttüğünü söyledi.