Hükümetin Maraş açılımı ile ilgili kararına oldukça manidar tepkiler gösteren Cumhurbaşkanımız Sayın Akıncı, dün de Başbakan ve yardımcısını kabulden sonra verdiği demeçte içinde bulunduğu bu alınganlığı ortaya koymuştur.

YDP olarak biz devlette uyum istiyor, Milli meselelerin iç siyasi polemik konusu yapılmasından rahatsızlık duyuyor ve en önemlisi kurumların yetki tartışmasına girmesini absürt buluyoruz.

Mecliste yaptığımız konuşmada da söylediğimiz gibi; Maraş açılımı, bir Hükümet kararı şeklinde değil Anayasal bir kurum olan Cumhuriyet Güvenlik Kurumunda ele alınması ve kararlaştırılması gereken bir adımdır. Aynı şekilde Hükümet ortakları da böylesi önemli konularda karar alırken, alınan kararın altını doldurmalı, söylem birliği içinde kamuoyuna açıklama yapmalıdır.

Başbakan Yardımcısı defaatle bizlere verdiği cevapta, yapılan işin sadece “Envanter tespitinden ibaret olduğu ve ileriki aşamalara geçilmesi halinde gereken kararların gereken yerlerle istişare yapılarak verileceği” ni söylemiştir.

Mesele sadece “Envanter tespiti” inden ibaret ise Sayın Cumhurbaşkanının bundan bir rahatsızlık duyma hakkı yoktur. Cumhurbaşkanlığı makamı elbette ki “Bostan Korkuluğu” değildir. Ama kendilerinin de 2003 lü yıllarda söylediği gibi Meclis iradesi de yabana atılacak bir irade değildir. Sayın Cumhurbaşkanı bu konuda çeşitli yerlere sitemlerde bulunmadan önce, 2003 ve 2004 te Sayın Kurucu Cumhurbaşkanına söylediği sözleri ve yaptıkları muamaleyi hatırlamalıdır. Ayrıca Maraş’ta ki basit bir envanter çalışmasının kendisine haber verilmemesinden dolayı şikayet eden Sayın Cumhurbaşkanı, hiç kimseye haber vermeden BM üzerinden Rum’a verdiği haritanın veya Gutteres Belgesi ile ilgili tek taraflı yaptığı açıklamanın hesabını vermelidir.

Netice itibari ile Kıbrıs meselesinde kendisini tek otorite gören ve bu konuda ne Meclisi ne de Hükümeti dikkate almayan Sayın Akıncı, Devletin başı olarak Anayasal çerçevede her kuruma ve kurumun yetkisine saygı göstermek zorundadır.

Öte yandan YDP olarak Maraş açılımının sadece bir envanter tespitinden ibaret kalmamasını, uzamamasını ve bir an evvel ikinci aşamaya geçilmesini arzuluyoruz. Sayın Dışişleri Bakanına da söylediğimiz gibi, zaten Devletin çeşitli kurumlarının elinde olan envanter dökümünün güncellemesinin uzaması halinde, bu meselenin bir seçim yatırımı olduğu ortaya çıkacak ve tepkimiz çok sert olacaktır.

Saygılarımızla

Erhan ARIKLI

GENEL BAŞKAN