14 Kasım 2024 Perşembe
Adını, Kıbrıs Türk halkının mücadele yıllarında, 24 Aralık 1963’teki Kanlı Noel saldırısında hayatını kaybedenlerin anısından alan “24 Aralık 1963 Girne Asker Hastanesi”, bugün düzenlenen törenle hizmete açıldı.
Girne’deki hastanenin açılış törenine, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Meclis Başkanı Ziya Öztürkler, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Başbakan Ünal Üstel, Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi Yasin Ekrem Serim, bakanlar, milletvekilleri, konuk heyetler, askeri erkan ve diğer davetliler katıldı.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin 41. kuruluş yıl dönümünde, Kıbrıs Türk halkına bayram armağanı olarak açılışı yapılan hastanenin açılışı öncesinde İstiklal Marşı okundu.
Törende, Türkiye Cumhuriyeti Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’in mesajı okundu. Güler, mesajında, Kıbrıs Türk halkı ve KKTC’ye her alanda destek vermeye devam edeceklerini ifade ederek, yeni çağdaş modern hastanenin ülkeye hayırlı olmasını temenni etti.
Başbakan Ünal Üstel törende yaptığı konuşmada, KKTC’nin 41. yıl dönümü kutlamalarına kendilerini yalnız bırakmayan konuklara teşekkür etti.
Üstel, tarihten gelen bağlarla iş birliği içinde yola devam edeceklerini ifade ederek, hastanenin Girne’de marka olacağını, özelde Girne ve KKTC halkına hizmet edeceğini söyledi.
Türkiye ile imzalanan iş birliği protokolleriyle ülkenin alt yapısı turizm eğitim ve sanayide büyük projelere imza koyduklarını belirten Üstel, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Yılmaz’a teşekkür etti.
Üstel, hükümet olarak halkın ihtiyaçlarını karşılamak ve refahını yükseltmek için Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte her alanda çalıştıklarını kaydetti.
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tanınma çağrıları ve KKTC’nin TDT gözlemci üyeliğini anımsatan Üstel, güçlü iş birliğini artırmak için çalıştıklarını söyledi.
Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte ülkeye yatırım yapmaya devam edeceklerini ifade eden Üstel, bitmek üzere olan Girne Hastanesi’nin de yıl sonuna kadar açılacağını kaydetti.
Başbakan Üstel, Lapta bölgesinde sağlık ocağının hizmete gireceğini, Güzelyurt Hastanesi ve Maraş Hastanesi’nin tamamlanacağını ifade ederek, 2025 yılının sağlık yılı olacağını belirtti.
Türkiye Cumhuriyeti’ne gönülden bağlı olduklarını ifade eden Üstel, 2027 yılına kadar hizmet etmeye devam edeceklerini belirtti; her alanda destek veren Türkiye Cumhuriyetine teşekkür ederek “Hayırlı uğurlu olsun” dedi.
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz da, hastanenin Kıbrıs Türk halkına hayırlı olmasını temenni etti.
Yılmaz, “24 Aralık 1963 Girne Asker Hastanesi’nin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne hayırlı olmasını diliyorum. Kıbrıs’ı bir milli dava olarak gönlüne nakşetmiş Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın sizlere selamlarını ve en kalbi sevgilerini iletiyorum” dedi.
KKTC’ye her ziyaretlerinin mutlaka içi dolu projeler, iş birlikleri ve kalkınma müjdeleri barındırdığını ifade eden Yılmaz, bu seferki programların taşıdığı önem ve ehemmiyetin kendileri için bir başka anlamlı olduğunu söyledi.
Cevdet Yılmaz, bir taraftan KKTC’nin 41’inci kuruluş yıldönümünü idrak ettiklerini, bir taraftan da Cumhuriyete ulaşma yolunda çekilen acıların önemli bir sembolü olan 24 Aralık 1963 tarihini bu hastane ile ölümsüzleştirdiklerini belirterek şöyle devam etti:
“Bildiğiniz gibi Rum terör örgütü EOKA mensupları, 61 yıl önce başlattıkları Kanlı Noel saldırılarıyla Kıbrıs Türklerine yönelik etnik temizlik hareketine girişmişti.
Kadın, çocuk, bebek, yaşlı ayırt etmeden Kıbrıs Türkünü zalimce katlettiler…
1960 Ortaklık Devleti’nin tüm imkânlarını gasp etmek suretiyle hayata geçirilen bu barbarlığın asıl amacı, Akritas Planı çerçevesinde Kıbrıs Türklerini yok ederek Kıbrıs Adası’nı Yunanistan’a bağlamaktı.
Ancak Kıbrıs Türkü’nün Anavatan Türkiye ile birlikte ortaya koyduğu kahramanca direniş sayesinde menfur amaçlarına ulaşamadılar.
1974’e kadar geçen 11 yıllık sürede Kıbrıs Türkü’ne dünyanın gözü önünde çok büyük eziyetler yapıldı.
Bugün Filistin’de yaşanan savaş suçları ve soykırım girişimi, aynı seyirci aktörlerin gözü önünde ‘Kanlı Noel’ saldırılarıyla Kıbrıs Türklerine de uygulandı.
24 Aralık 1963’te, Lefkoşa’nın Kumsal semtinde gerçekleşen korkunç saldırıda, Kıbrıs Türk Kuvvetleri Alay Komutanlığı’nda görev yapan Binbaşı Nihat İlhan’ın eşi Mürüvet İlhan ve çocukları Murat, Kutsi ve Hakan hunharca katledilmiştir.
İlhan ailesinin banyoda, küvette cansız halde bulunması, Kıbrıs Türk halkının hafızasına acı bir hatıra olarak kazınmış ve bu trajik olayın yaşandığı ev, bugün Barbarlık Müzesi olarak muhafaza edilerek ziyarete açılmıştır.
Bu vesileyle, Kanlı Noel’in şehitleri başta olmak üzere tüm aziz şehitlerimizi rahmetle yâd ediyor, kahraman gazilerimize sağlıklı ve huzurlu bir ömür diliyorum
24 Aralık 1963’te Kıbrıs Türk halkının yaşadığı acıların unutulmaması ve bu tarihi yaşatmak adına askeri hastanemize bu anlamlı tarihin ismini vermek, vefa borcumuzun bir ifadesidir.
Bu karar, vatan uğruna şehit olan kahramanlarımızın hatırasını nesiller boyunca yaşatacak ve milletimizin mücadele ruhunu her daim canlı tutacaktır.
Kıbrıs Türk halkı, Türkiye’nin desteği ve mukavemetçi ruhuyla barbarlığa boyun eğmeyerek yıkılmamıştır yıkılmayacaktır.”
Cevdet Yılmaz, Türkiye Cumhuriyeti ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti arasındaki güçlü iş birliğini, sağlık alanında ileri bir seviyeye taşıyan önemli bir açılışı birlikte gerçekleştirdiklerini, 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı’ndan itibaren adada sağlık hizmeti sunan Girne Asker Hastanesi’nin, köklü geçmişi ve her geçen gün artan hizmet kalitesiyle çok sayıda vatandaşa destek sağladığını söyledi.
Yılmaz, bu değerli hizmetin, çağın gerektirdiği modern sistemlerle donatılan, tam kapasite yeni binasında devam edecek olmasının, kendileri için büyük bir gurur kaynağı olduğunu belirtti.
-“KKTC vatandaşlarına da hizmet sunacak”
Temeli 15 Kasım 2021’de atılan hastanenin geçtiğimiz Ağustos ayı itibariyle hasta kabulüne başladığını ifade eden Yılmaz, “Bugün yapacağımız açılış töreninin ardından hastanemiz, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşlarına da sağlık hizmeti sunacak” dedi.
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı tarafından 340 milyon Türk Lirası bütçe ile inşaat maliyeti karşılanan, 100 yataklı yeni Girne Asker Hastanesi’nin, 37 bin 500 metrekare arazi üzerinde 18 bin 472 metrekare kapalı alanda konumlandığını belirten Yılmaz, şöyle devam etti:
“Bu hastanemizde, 31 poliklinik odası, 3 ameliyathane, 3 laboratuvar, tomografi, ultrason ve röntgen gibi donanımlar ile 16 tek yataklı, 24 çift yataklı hasta odası, 5 anne-bebek odası ve 8 yataklı yoğun bakım ünitesi bulunmaktadır.
Ek olarak, hastanemizin yatak kapasitesi, ihtiyaç halinde daha fazla hastaya hizmet sunabilecek şekilde artırılabilecek esneklikte dizayn edilmiştir.
Tüm bu altyapı, kesintisiz sağlık hizmeti sunma hedefimize güçlü bir temel sağlamaktadır.
Acil servis birimi, yeterli fiziki alan ve tıbbi imkânlar sunarak, her türlü acil durumda hızlı ve etkin müdahaleye olanak sağlamaktadır.
Bu modern altyapı ile acil sağlık ihtiyaçlarına anında yanıt vererek hem bireysel hem toplumsal sağlık güvenliği desteklenmiş olacak.
Türk Silahlı Kuvvetleri personeli, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları ve Kuzey Kıbrıs Güvenlik Kuvvetleri personelimize uzun yıllardır sunulan bu hizmetin kapsamı, 6 Eylül 2024 tarihinde imzalanan ‘Mutabakat Muhtırası’ ile genişletilerek, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşlarına da sağlık hizmeti sunulması hedeflenmiştir.
Bu önemli yatırımın hayata geçirilmesine destek veren ve emeği geçen değerli Bakanımız Yaşar Güler’in şahsında Milli Savunma Bakanlığımız başta olmak üzere tüm kişi ve kuruluşlara, şükranlarımı sunuyorum.
24 Aralık 1963 Girne Asker Hastanesi, adada önemli bir ihtiyacı karşılamış olacaktır.”
-“Kalkınmayı destekleyen projelere devam edeceğiz”
Cevdet Yılmaz, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin her alanda kalkınmasını destekleyen projelere aralıksız devam edeceklerini de ifade ederek, şöyle devam etti:
“Bu doğrultuda, bir yandan tarımsal su temini kapsamında “Orta Mesarya Ovası Sulama İletim Hattı” nın tamamlanması için çalışmalarımızı sürdürürken, diğer yandan köy yollarının modernize edilmesi için önemli adımlar atıyoruz.
Dijital dönüşüm sürecini hızlandırmak amacıyla, vatandaşlarımızın e-Devlet kapısına erişimini kolaylaştıracak mobil uygulamanın kısa sürede hayata geçirilmesini hedefliyoruz.
Ayrıca, açılışını gerçekleştirdiğimiz ‘24 Aralık 1963 Girne Askeri Hastanesi’ ile birlikte Lapta ve Maraş Sağlık Merkezleri gibi KKTC’nin birçok bölgesinde sağlık altyapısını güçlendirmeye devam ediyoruz.
Kalkınma desteklerimiz sürdürülebilir ve kurumsal nitelikte; siyaset üstü bir yapıdadır. Önceliklerimiz çerçevesinde ilerlemektedir.
Altyapı ve üstyapı yatırımları ile beşeri sermaye kapasitesini geliştirme projelerini yüksek kalite standartlarından taviz vermeden en hızlı şekilde hayata geçiren tüm kurumlarımıza en içten teşekkürlerimi sunuyorum.
Bu ziyaret vesilesiyle hem bayram coşkusunu paylaşacak hem de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Ersin Tatar ve Başbakan Sayın Ünal Üstel başta olmak üzere devlet ve hükümet yetkilileriyle bir araya gelerek ülkelerimiz arasındaki ilişkilerin daha da ileriye taşınması için görüşmeler gerçekleştireceğiz.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin gelişip güçlenmesi ve tüm kurum ve kuruluşlarıyla kendi ayakları üzerinde durması, ülkemiz için öncelikli bir hedeftir.
Bu doğrultuda, Kıbrıs Türkü kardeşlerimizin refahını artıracak projelerle KKTC’nin yanında olmaya kararlılıkla devam edeceğiz.
24 Aralık 1963 Girne Asker Hastanesi’nin hayırlı olmasını diliyor hepinizi bir kez daha şahsım ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan adına hürmetle ve muhabbetle selamlıyorum.”
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar da, hastanenin adının, Kıbrıs Türk halkının esareti yaşadığı yıllara atfedilmesini olumlu karşıladığını söyledi, teşekkür etti.
Tatar, Kıbrıs Türk halkının 1963 yılında yaşadığı katliamları, mezalimi, terörü anımsatarak, Kıbrıs Türk halkının nerelerden nereye geldiğine, ne acılardan geçtiğine işaret etti.
Açılışa ve kutlamalara katılmak üzere ülkeye gelen herkese teşekkür eden Tatar, minnet duygularını dile getirdi.
Hastanenin 3 yıl içinde tamamlandığını, bunun yanında projelerin devam ettiğini ifade eden Tatar, tam donanımlı çağdaş hastanenin ülkenin geleceği yarınları için hizmet vereceğini vurguladı.
Göreve başlayan doktorlara başarılar dileyen Tatar, hastanenin asker yanında öğrenci ve vatandaşlara da hizmet vereceğini kaydetti.
KKTC’nin eğitim alanında da Türkiye ile birlikte çalıştığını, sağlık alanı yatırımlarının sürdüğünü, yarım hastanelerin tamamlanmasının önemli olduğunu işaret eden Tatar, ülkede sürdürülebilir hizmetleri halk ve ülkede yaşayan herkesle buluşturmak istediklerini belirtti.
KKTC’nin kuruluş yıl dönümünde, açlışa katılan herkese teşekkür eden Tatar, Girne Asker Hastanesinin hayata geçirilmesinde emeği geçenleri de tebrik etti.
Tatar, Girne’nin nüfusunun 4 binden 200 bine ulaştığını da ifade ederek, bu rakam içinde vatandaşların yanı sıra işçiler, öğrenciler ve turistler olduğunu belirtti.
Şehirleri anan Tatar, hastanenin yapımında emeği geçenleri kutladı.
Konuşmaların ardından açılış kurdelesi kesildi ve hastane gezildi.
BRT Yönetim Kurulu’nda atamalar yapıldı…
Bakanlar Kurulu, Bayrak Radyo Televizyon Kurumu Yönetim Kurulu’na Nezhan Kayasal Artemel’in atanmasına karar Verdi..
Görev süresi dolan Özdemir Tokel ise yeniden atandı.
Resmi Gazete’de yayımlanan karara göre, Bayrak Radyo Televizyon Kurumu Yönetim Kurulu Üyesi olarak atanan ve görev süresi 15 Ocak 2024 tarihinde dolan Özdemir Tokel yeniden atandı; Salih Can Doratlı’nın yerine ise Nezhan Kayasal Artemel getirildi…
Bu arada, Bakanlar Kurulu, Türk Ajansı Kıbrıs Yönetim Kurulu üyeliklerine üç yıl süreyle Mahmut Doğan ve Gökhan Altıner’i atadı. Karar, bugünkü Resmi Gazete’de yayımlandı…
3’üncü Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Rum tarafının gerçeklere dayalı bir uzlaşmaya onay vermeye, adanın yönetimini Kıbrıslı Türkler ile paylaşmaya niyeti olmadığını vurguladı ve “İşte böylesi bir ortamda hepimize düşen görev en büyük gücümüz, özgürlüğümüzün, egemenliğimizin, güvenliğimizin ta kendisi olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne sahip çıkmaktır.” dedi.
Halkın Devleti güçlendirdiği, Devlet yönetimini daha iyi noktalara taşıdığı, refahı yükselttiği oranda Kıbrıs’ta istenilen sonuca ulaşma şansının artacağını vurgulayan Eroğlu, bu noktada başlıca görevin parlamentoya, hükümetlere ve kurum ile kuruluşlara düştüğünü belirtti.
“Artık zamanı gelmiştir.” diyen Eroğlu, herkesin şapkasını önüne koyarak düşünmesi ve doğrular ne ise onların yapılması gerektiğini kaydetti.
3’üncü Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu KKTC’nin 41’inci kuruluş yıldönümü nedeniyle mesaj yayımlayarak, Kıbrıs Türk halkının 41 yılda küçümsenmemesi, hatta övünülmesi gereken çok şey başardığına işaret etti.
Mesajında, Kıbrıs Türk halkının çok zor süreçlerden geçerek, tam anlamıyla kahramanca bir kurtuluş savaşı vererek, Anavatanı Türkiye’nin de desteği ile bugünlere geldiğini kaydeden Eroğlu, “Altında benim de gururla attığım imza bulunan Bağımsızlık Bildirgemiz ile KKTC Devletinin kurulması tarihimizin en önemli, en şanlı adımlarının başında gelir.” dedi.
Eroğlu, KKTC’nin “adayı Yunan egemenliği altına sokmak için onlarca yıl çaba gösterenlerin, katliamlar yapanların, 1960’ta kurulan ortaklık Devleti’nden Kıbrıs Türkü’nü silah zoru ile atanların bir daha aynı yollara başvurmaması için oluşturulan, sonsuza kadar devam edecek bir yapı” olduğunu vurguladı.
-“Hepimize düşen görev güvenliğimizin ta kendisi olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne sahip çıkmaktır”
41 yılda küçümsenmemesi, hatta övünülmesi gereken çok şey başardıklarına işaret eden Eroğlu, mesajında şu ifadelere yer verdi:
“Her şeyin sıfır olduğu bir noktadan başlayarak çoğunluğu göçmen durumundaki insanımızla birlikte, önemli bir alt yapı meydana getirdik, bir ekonomi yarattık, yeterli görmesek de belirli bir yaşam standardına ulaştık. Ateş topuna dönüşen bir bölgede, Anavatan Türkiye’nin güçlü savunma desteği ile kendi topraklarımızda, özgürlük ve güven içinde daha güzel yarınlara doğru ilerliyoruz.
Haksızlığa uğrayan, ambargolara maruz bırakılan biziz ama Güney komşularımızla bir antlaşma sağlanamamasının suçlusu biz değiliz. Rum tarafının adayı Helen hegemonyasına sokma zihniyeti henüz değişmemiştir; kısa süre içinde değişecek gibi de görünmüyor. Rum tarafının gerçeklere dayalı bir uzlaşmaya onay vermeye, adanın yönetimini bizimle paylaşmaya niyeti yoktur. Onlar hala, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin devam edip bizim bir anayasal değişiklikle ona yamalanacağımız bir antlaşma istiyor. Rumların amacı varılacak bir antlaşmayı lehlerine kullanarak iki kesimliliği yok etmek, hegemonyalarını adanın her yerine yaymaktır. Niyetleri iyi olmadığından dolayıdır ki, Meclislerinden oy birliği ile geçirdikleri halen yürürlükte olan bir kararla açıkça, Türkiye’nin etkin ve fiili garantisinden mutlaka kurutulmak istemektedirler. İşte böylesi bir ortamda hepimize düşen görev en büyük gücümüz, özgürlüğümüzün, egemenliğimizin, güvenliğimizin ta kendisi olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne sahip çıkmaktır.”
– “Herkes şapkasını önüne koyarak düşünmeli ve doğrular ne ise onlar yapılmalıdır”
Halkın Devleti güçlendirdiği, Devlet yönetimini daha iyi noktalara taşıdığı, refahı yükselttiği oranda Kıbrıs’ta istenilen sonuca ulaşma şansının artacağını vurgulayan Eroğlu, bu noktada başlıca görevin parlamentoya, hükümetlere ve kurum ile kuruluşlara düştüğünü belirtti.
“Artık zamanı gelmiştir.” diyen Eroğlu, herkesin şapkasını önüne koyarak düşünmesi ve doğrular ne ise onların yapılması gerektiğini kaydetti.
Eroğlu, “Cumhuriyet Bayramımız vesilesi ile bir kez daha bugünlere gelmemizde büyük katkıları olan başta özgürlük ve varoluş mücadelemiz lideri Doktor Fazıl Küçük ile Kurucu Cumhurbaşkanımız Rauf Denktaş olmak üzere tüm aramızda olmayanlarla, şehitlerimize, tüm Anavatan Türkiye Devlet ve hükümet yetkililerine bir kez daha Allah’tan Rahmet diliyor, aramızda olanları, gazilerimizi şükranla anıyorum.” diyerek sözlerine son verdi.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Türk Devletleri Parlamenter Asamblesi (TÜRKPA) Genel Sekreteri Süreyya Er ve beraberindeki heyeti kabul etti.
Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre Tatar, ziyaretten duyduğu memnuniyeti ifade ederek, gelen heyete teşekkürlerini sundu.
Cumhurbaşkanı Tatar, 2022 yılında Semerkant’ta Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin gözlemci üye olarak kabul edilmesinin dönüm noktası olduğunu belirtti ve bununla birlikte kurum kuruluşlarımız farklı ülkelerde temsiliyet kazandığını vurgulayarak, bunun KKTC’nin görünürlüğü açısından önemli olduğunu belirtti. Atılan bu adımların, Kıbrıs’ta iki ayrı devlet iki ayrı halk olduğunu tüm dünyaya duyuran bir mesaj niteliğinde olduğunu kaydetti.
Cumhurbaşkanı Tatar, Türk Birliğinin, tüm Türk devletlerine katkı sağlayacağına olan inancını dile getirerek, içinde bulunulan iletişim çağında iş birliğinin ve temasların artmasının önemine ve gerekliliğine değindi.
-“Alfabe birliği önemli adım”
Cumhurbaşkanı Tatar, alfabe birliğine atıfta bulunarak bunun önemli bir adım olduğunun altını çizdi. Bu adımın dil birliğini cesaretlendirecek bir gelişme olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı bu atılımdan dolayı kutladı.
Bunun bir irade meselesi olduğunu da söyleyen Cumhurbaşkanı Tatar, bu sayede tüm Türk devletlerinin aynı alfabeyi kullanması ile birlikte aralarındaki bağların güçleneceğini belirtti.
Kutuplaşmaların yaşandığı bu dönemde, Türk Birliğinin önemli bir değer olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı, bu anlamda yürütülen tüm çalışmaları yakından takip ettiğini, yürütülen çalışmalarda emeği geçen herkesi tebrik ettiğini belirtti. Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türkü’ne gösterilen yakınlık ve destekten dolayı TÜRKPA yetkililerine teşekkürlerini sundu.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin 41. kuruluş yıl dönümü nedeniyle yapılacak kutlamalara da değinen Cumhurbaşkanı Tatar, burada verilen mücadelenin destansı bir varoluş simgelediği. Kıbrıs Türk halkının bağımsızlığının günü olduğunu belirtti.
Sağlık Bakanlığı, mamalarına alkol karıştığı için tedavileri süren bebeklerden birinin daha taburcu edildiğini açıkladı.
Bakanlık, Dr. Burhan Nalbantoğlu Acil Durum Hastanesi’nde tedavi gören 3 bebeğin tedavilerinin tamamlandığını, Çocuk Hastalıkları ve Pediatri Servisi’nde anneleri ile adaptasyon süreçlerini tamamlamaları için takibe alındıklarını ve bu süreci tamamlayan bir bebeğin daha bugün taburcu edildiğini duyurdu.
Açıklamada, diğer iki bebeğin de anneleri ile adaptasyon süreçlerini tamamlamalarının ardından taburcu edilmelerinin planlandığı bildirildi.