DOLAR 32,2117 0.01%
EURO 34,7662 -0.29%
ALTIN 2.426,33-0,73
BITCOIN 20278692.63702%
Lefkoşa
°

13:05

ÖĞLEYE KALAN SÜRE


istanbul manzara

istanbul manzara
Kırıcı: Bir annenin acıyla akan gözyaşlarının hakkını ödeyebilecek misiniz?

Kırıcı: Bir annenin acıyla akan gözyaşlarının hakkını ödeyebilecek misiniz?

ABONE OL
13 Temmuz 2021 20:56
Kırıcı: Bir annenin acıyla akan gözyaşlarının hakkını ödeyebilecek misiniz?
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Gazeteci Dilek Kırıcı, sosyal medyadan, memlekette siyasi odağın UBP kurultayına kilitlendiğini yazdı. Dilek Kırıcı, Ulusal Birlik Partisi milletvekili Faiz Sucuoğlu’nun annesi ile aralarında  geçen diyaloğu yazdı. Kırıcı, Sucuoğlu’nun annesinin son zamanlarda yaşanan olaylardan dolayı üzgün olduğunu belirtti.

Dilek Kırıcı’nın paylaşımı şöyle:

Memlekette siyasi odak UBP kurultayına kilitlendi.

Bu kurultayda ya en ortasına kadar Türkiye siyasetindeki yakınlarınızı çekecek ve kendinize paravan yapmaya çalışacaksınız ya da bir partili olarak gücünüzü, partili olabilme sevdanızı üyenizin sınavından geçireksiniz.

Hiç kimsenin rakibini ve tüm ailesini rencide edecek düzeyde iftira ile lekeleme hakkı yoktur.

“Türkiye bunu istemez”

Bu ifade ne demektir?

Bir çok kez bakanlık yapmış ve bakanlığı sırasında Türkiye ile ortak yürütülen projelerinde iş bitiriciliğine tanık olduğumuz ve bugüne kadar Türkiye Hükümeti ile hiç bir husumet yaşamamış bir siyasetçiye atılan bu çamurdan rant elde etmeye çalışmak, popilizmin entrikanın en çirkef yüzüdür artık.

***

Geçtiğimiz günlerde Önder markette Faiz Sucuoğlunun annesiyle karşılaştık.

Aynı bölgede oturduğumuz için zaman zaman aynı mekanda karşılaşır kısa sohbetlerimiz olur.

Reyonlarda dolaşırken beni gördü market arabasına tutundu ve dikleşti.

Sessizce gözlerime baktı…

Yüzü ağlamaklı ve hüzünlüydü…

Gözlerinin içinde bakışlarında, yaşadığı üzüntü ve ızdırabın hüznü vardı.

Hiç konuşmadan yaklaştım, elimi omzuna koydum.

Nasılsınız? Dedim.

Gözleri doldu.

Sankide konuşmaya korkar vücut dili vardı.

Sessizliğini korumakla konuşmak arasında kısa bir gel-git yaşadı.

“Benim oğluma bu atılan iftiralar beni çok üzüyor” diyebildi.

“Biz Türkiye sevdası ile yaşamış insanlarız nasıl olurda benim oğluma bu iftiraları atarlar dilek hanım”

“Bak anahtarlığımda yıllardır taşıdığım Türk bayrağıdır bizim sevgimiz böyledir”

Gözlerinden akan yaşlar üzüntüsünün ne kadar uzun zamandır yüreciğini yaraladığını gösteriyordu.

Peki bir başkanlık yarışı uğruna yaşlı anneyi oğluyla bu kadar sınamaya değer mi şu fani dünyada!!!

Bugün bu koltuk için çarpışanlar yarın ya çaresiz bir hastalığın pençesinde, ya alzheimer hastası olarak bir köşeye itileceksiniz. Bari arkanızdan gelenler sizi “devlet adamı” olarak ansınlar.

Varsa cesaret ve kabiliyetiniz vizyon ve öngörünüz yapın demokratik kurallar neyse kurultayınızı…

Üyeleriniz seçsin bitsin bu iş.

Bugün Hüseyin Özgürgün bile hepinizi ayıpladı.

Şan olsun diye dünyaya “yeniden milletvekili adayıyım” bile dedi.

Türkiye’yi çekmeyin bu konulara artık!

Bir annenin acıyla akan gözyaşlarının hakkını ödeyebilecek misiniz?

İftira ve başkalarının gücüyle elde edeceğiniz başarıyı bileğinin gücüyle kazanılmış zafer gibi vicdanınız kabul edecek mi?

Soruyorum…

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP
300x250r
300x250r

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.